Askıda kalan 31 yıl hastanede son buldu
Gaziantep'te 31 yıl evlilikten sonra 5 yıl önce boşanan Huriye Akkaya ve Cemal Korkmaz çifti, bu defa Şehir Hastanesi'nde nikah masasına oturdular.
Gaziantep’te 31 yıl evlilikten sonra 5 yıl önce boşanan Huriye Akkaya ve Cemal Korkmaz çifti, bu defa Şehir Hastanesi’nde nikah masasına oturdular.
Geçirdiği beyin kanaması sonucu anjiyo olan ve tedavisi devam eden 52 yaşındaki Huriye Akkaya’yı 5 yıl önce boşandığı 57 yaşındaki eşi Cemal Korkmaz, hastalığı boyunca bir an olsun yalnız bırakmadı. Geçtiğimiz şubat ayında beyin kanaması geçiren Huriye Akkaya’ya Gaziantep Şehir Hastanesi’nde beyin anjiyosu yapıldı. Anjiyo sonrası tedavisine fizik tedavi bölümünde devam edilen Huriye Akkaya’ya bu zorlu süreçte en büyük desteği boşandığı eşi Cemal Korkmaz verdi. Tedavisi boyunca Huriye Akkaya’nın yanında olan, moral veren ve umut olan Cemal Korkmaz ile Huriye Akkaya arasındaki bağ yeniden kuvvetlendi. Hayatlarına tekrar birlikte devam etme kararı alan Huriye Akkaya ve Cemal Korkmaz çifti, alınan bu anlamlı kararla birlikte Gaziantep Şehir Hastanesi’nde kıyılan resmi nikah ile yeniden dünya evine girdi. 31 yıllık evliliklerini çeşitli gerekçelerle 5 yıl önce sonlandıran Huriye Akkaya ve Cemal Korkmaz, yıllar sonra hayatını yeniden birleştirme kararı aldıkları hastanede nikah masasına oturdu. Nikah töreninde hastane yönetimi ve sağlık çalışanları da çiftin mutluluğuna tanıklık etti. Duyguların yoğunlaştığı anlarda gözyaşları da, tebessümler de eksik olmadı. Gaziantep Şehir Hastanesi yönetimi ve sağlık çalışanları, yeniden hayatlarını birleştiren Akkaya ve Korkmaz çiftine sağlıklı, huzurlu ve sevgi dolu bir ömür temennisinde bulundu.
"Eşinin desteği hastanın motivasyonunu artırmış ve tedaviye olumlu katkı sağlamıştır"
Hastanın evlendikten sonra tedavisinin daha iyi gittiğini söyleyen Fizik Tedavi ve Rehabilitasyon Doktoru Uzm. Dr. Müzeyyen Günay Örkmez, "Hastamız, tedavi süreci boyunca eski eşi Cemal Bey’in büyük desteğini gördüğü için kendisiyle tekrar evlenmeye karar vermiştir. Hastanede tedavisi devam ettiğinden durumu bize bildirmiş, biz de başhekimimiz aracılığıyla görüşerek nikahın hastanemizde kıyılmasını uygun bulduk. Nikah hastanemizde gerçekleşti ve bu mutlu ana ev sahipliği yapmanın sevincini yaşadık. Kendilerine ömür boyu mutluluklar diliyoruz. Hastamız inme tanısıyla takip edilmekte olup yaklaşık 10 seanslık daha tedavisi planlanmaktadır. Tedavi süreci burada sona erse de, ilerleyen dönemde yeniden rehabilitasyon desteği alması gerekecektir. İnme sonrası iyileşme sürecinde fizik tedavi kadar psikolojik ve sosyal destek de büyük önem taşımaktadır. Özellikle eşinin desteği hastanın motivasyonunu artırmış ve tedaviye olumlu katkı sağlamıştır" dedi.
"Yaşandı, bitti ama şimdi yeniden bir aradayız"
Yeniden evlendiği için mutlu olduğunu anlatan Huriye Akkaya, "Tabii ki iyi hissettim, mutlu oldum. Gerçekten beni hiç yalnız bırakmadı. Her anlamda, hem maddi hem de manevi olarak hep yanımda olmaya çalıştı. Elinden geleni yaptı ve bana gerçekten destek oldu. Birlikte mutlu olabileceğimize inandım. Daha önce yaşadığımız tartışmaların çoğu maddi sıkıntılardan kaynaklanıyordu. Üç çocuğumuz var, iki erkek, bir kız. O dönem çocuğumu üniversitede okutuyordum ve ciddi maddi zorluklarımız vardı. Bu durum evde gerginliklere yol açıyordu. Sonra bir şekilde yollarımız tekrar kesişti. O da yalnız kalmaktan korkuyordu, ben de. Yaş ilerledikçe insan hayatında bir yol arkadaşı istiyor, yanında birinin olmasına ihtiyaç duyuyor. Aynı şeyleri tekrar yaşamaktan korksam da bir şans daha verdik. İnme geçirdiğimde evde yalnızdım ve bir anda ne olduğunu anlayamadım. Kimse yoktu yanımda, bu da beni çok etkiledi. Bu yüzden birinin varlığına, desteğine daha çok ihtiyaç duydum. Evet, duygusal destek çok kıymetli ama bunun yanında maddi yükümlülükler de var. İlaçlarım, tedavim, hastaneye gidiş gelişlerim ciddi masraf oluşturuyor. O, vefalı bir insan. Sağ olsun, her zaman desteğini esirgemedi. Ama tabii ki zaman zaman tartışmalar da oluyor. Bazen olmadık bir sebepten sinirlerine hakim olamayıp tartışma çıkabiliyor. Ben de o anlarda karşılık veriyorum. Bu yüzden tartışmalar karşılıklı yaşanıyor. Ama bu çok insani bir şey, herkesin başına gelebilir. Sonuçta insan hasta oldu diye hayatı bitmiş sayılmaz. Önemli olan maddiyat değil, aradaki sevgi ve saygıdır. Sevgi ve saygı olduktan sonra her şey aşılır. 3 çocuğumuz var. Ayrılmış olsak da aslında birbirimizle bağımızı hiç koparmadık. Görüşmeye, yardımlaşmaya devam ettik. Hiçbir zaman birbirimize sırt çevirmedik. Yaşananlar belki de yaşanması gerekiyordu. Yaşandı, bitti ama şimdi yeniden bir aradayız" şeklinde konuştu.
"Eşimden ayrılınca çok pişman oldum"
Eşinden daha önce ayrıldığı için pişman olduğunu ifade eden Cemal Korkmaz, "Eşimden ayrıldıktan sonra fabrikada çalışmaya başladım. Bir akşam işe giderken onu birkaç kez aradım ama telefonunu açmadı. Sabah saat 7’de işten çıktım, tekrar aradım ama bu sefer de telefonu meşguldü. Eve geldim, kapıyı açtım. O sırada bir telefon geldi. Telefonda, ‘Banyoda düşmüş, beyin kanaması geçirmiş’ dediler. Hemen hastaneye gittik. Önce şehir hastanesinde ameliyat etmişler ama yer olmadığı için Hatem Hastanesi’ne sevk etmişler. Orada 15 gün yoğun bakımda kaldı. Sonra üniversite hastanesine gönderildi, 3-4 ay da orada yattı. Bu süreçte hiçbir zaman yalnız bırakmadım onu. Yanında oldum hep. Şimdi çok mutluyum. Ne diyebilirim ki başka. Aslında beyin kanamasından önce barışmak istemişti, ama biz o zaman barışamamıştık. Bu olaydan sonra tekrar bir araya geldik. Çok pişman oldum ayrıldığımıza. Tek başına hayat zor. Yemek yok, düzen yok. Sürekli dışarıdan yemek zorunda kalıyordum. Şimdi düşünüyorum da, 58 yaşındayım; evde tek başıma bir kalp krizi geçirsem kimse fark etmezdi. Sonunda tekrar nikah masasına oturduk, evlendik. Çok şükür, şimdi mutluyum" diye konuştu.
Bakmadan Geçme





